“Zeytinliklerimize dokundurtmayız”
CHP Aydın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu CHP Grup Sözcüsü Süleyman
Bülbül, Aydın’ın Kuyucak ve Buharkent ilçelerinde Kurtuluş, Felek, Horsunlu, Ortakcı
ve Gencelli köylerini etkileyecek biçimde Kocaer Şirketi tarafından kurulmak istenen
Jeotermal Enerji Santrali’ne karşı çıktı. Hukuksuz bir biçimde JES’in açılmak
istendiğini belirten CHP’li Bülbül, “Hukuk açgözlülere şirketlere değil, halka kalkan
olmalıdır” dedi.
CHP Aydın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu CHP Grup Sözcüsü Süleyman Bülbül,
Aydın’ın Kuyucak ve Buharkent ilçelerinde Kurtuluş, Felek, Horsunlu, Ortakcı ve Gencelli
köylerini etkileyecek biçimde Kocaer Şirketi tarafından kurulmak istenen Jeotermal Enerji
Santrali’ne tepki gösterdi. Jeotermal şirketi ve Bakanlık yetkililerinin ÇED toplantısına
geleceği 23 Mayıs Cuma günü saat 11.00’e çağrı yapan köylülere destek veren CHP’li Bülbül,
herkesi bölge halkıyla direnmeye davet etti.
“8 kuyu için izinler yargıda”
Hukuki süreci anlatan CHP’li Bülbül, “Şirketin incir ağaçlarını katlederek başlattığı
faaliyetlere karşı köylüler ayağa kalktı. İki bin 500 imzayla başlayan itiraz süreci, bugün
büyüyerek hukuki ve toplumsal bir direnişe dönüştü. Çevre avukatlarının ve köylülerin
mücadelesi neticesinde 3 kuyunun ÇED muafiyeti iptal ettirildi. 8 yeni kuyu için izinler ise
yargıya taşındı. Ancak şimdi, Kocaer Enerji 24 MW’lık JES projesi için ÇED sürecini
başlattı. Bu, şirketin bölgede yeterli sıcaklıkta kaynak bulduğunu ve JES’i hayata geçirmekte
kararlı olduğunu gösteriyor.
“Hukuk açgözlü şirketlere değil, halka kalkan olmalıdır”
Bu mesele sadece çevresel bir sorun değil, yerelin iradesi ile sermayenin çıkarı arasındaki
siyasi bir mücadeledir. Hukuk, açgözlü şirketlere değil, halka kalkan olmalıdır. Aydın halkı,
doğasını, toprağını ve yaşam hakkını savunmaya devam edecektir. Bu mücadele sadece
köylerin değil, tüm ülkenin geleceği için verilmektedir” diye konuştu.
Konuya ilişkin video yayımlayan CHP’li Bülbül şunları söyledi:
“JES’lerle delik deşik edilen Memleketim Aydın’da şimdi yine bir tehlike kapıda. Aydın’ın
Kuyucak ve Buharkent ilçelerinde Kurtuluş, Felek, Horsunlu, Ortakcı, Gencelli köylerini
etkileyecek bir biçimde Jeotermal Enerji Santrali kurmak isteniyor.
Zeytin Kanunu hatırlattı
Kocaer şirketi, bundan yaklaşık bir yıl önce vatandaşın protesto ile açtırmadığı sondaj
kuyularının yakınında yeni alanlar satın alarak, yarım asırlık verimli incir ağaçlarınıkeserek,
sondaj kuleleridikerek , sondaj kuyuları açarak Aydın’ın verimli topraklarını kurutma
projesine başladı. Zeytin Kanunu’nun 20. maddesi çok açıktır. Zeytinlik sahaları içinde ve bu
sahalara 3 kilometre mesafede tesis yapılamaz, işletilemez”
“Çevre katliamına imza atılacak”
Yaklaşık 20 bin insanın yaşadığı, binlerce insanın üretim yaptığı bölgede ağaç katliamı
yapılarak, zeytin ve incir ağaçları kesilerek büyük bir çevre katliamına imza atılarak; bu şirket
32 kuyu açmak için başvuru yapmıştır. Bu hukuksuzdur.
“Bırakın 3 kilometreyi, 300 kilometre boş alan yoktur”
Her tarafı zeytin ve incir ağaçları olan bölgede bırakın 3 kilometreyi, 300 metre boş alan bile
yoktur. Bölgemizde geçimin ana kaynağı zeytindir. Zeytinlikler, havamızın, suyumuzun,
toprağımızın, yaşamımızın güvencesidir. Nazım Hikmet, ‘Öylesine ciddiye alacaksın ki
yaşamayı, yetmişinde bile zeytin dikeceksin’ demiştir.
“Zeytinliklerimize dokundurtmayız”
Ege halkının binbir emekle, alın teriyle büyüttüğü bolluğun, bereketin, adaletin, sağlığın,
barışın, yeniden doğuşun simgesi zeytinliklerimize dokunamazsınız. Zeytinliklerimize
dokundurtmayız. Birinci sınıf tarım alanı olan verimli arazilerimize dokundurtmayız.
Zeytinliklere JES ısrarınızdan rant ve talan odaklı bu halka düşman projelerden vazgeçin.
“Doğamıza, suyumuza sahip çıkmaya devam edeceğiz”
Arıların, kuşların, böceklerin terk etmek zorunda kalacağı yerlerde Aydın halkını yaşamaya
mecbur edemezsiniz. Doğamıza, suyumuza, toprağımıza sahip çıkıyoruz, sahip çıkmaya
devam edeceğiz. Jeotermal şirketi ve bakanlık yetkililerinin toplantıya geleceği 23 Mayıs
cuma günü Saat 11.00’de Kurtuluş Pazaryerine herkesi bekliyoruz.”