KARMAŞANIN İÇİNDE

“Dünyanın iklimine uyamadım” diyen şair-yazar kimdi, aklıma gelmiyor.
Beni mi anlatmış yoksa?
Durup durup takılıyorum bu ifadeye.
Gece uyandığımda, bir yere gittiğimde, biriyle karşılaştığımda bakmışım ki yine bu söz düğümlenmiş dilime.
Birkaç zaman sonra ruhuma tortularını bırakarak belki de geçer.
Didim insanın ibret alacağı bir yer.
Her çeşit insan var.
Hani derler ya ipten kaçan, kazığını koparan herkes burada.
Çok temiz, çok saf, pırıl, pırıl insanlar da az değil Didim’de...
Bir güzellik, bir umut, yaşamaya dair bir nefes varsa onlar tabi ki.
Bir gemide gibiyiz aslında.
Beni sevmeyenler de var tabi... Sevenler de var.
Çünkü bir duruşum var.
Kendi çapımda bir rengim.
Yalan söylemem, haksızlığa dayanamam, yetim hakkı yiyemem...
Başkalarının hakkına karşı dikkatliyim, çevreye saygılıyım, yeniliklere açığım.
Küfrederim bir de. Kendimdeki bu özelliği Şair Can Yücel’e benzetir...Tam birine küfredeceğim sıra vazgeçersem içimden seni Can Babaya havale ediyorum derim.
CHP’den bu saydığım özelliklerim yüzünden atıldım.
Çünkü her şeyin kirlendiği, her şeyin kolayca alınıp satıldığı bir dünyada CHP’nin de bu toz duman içine karışmasını istemedim.
Üyelerinden, delegesine, yönetime gelenlere, başkanlara kadar herkesin örnek, temiz, onurlu kimseler olmasını istedim.
Bütün kapıların tutulduğunu görmek ağrıma gidiyor düşündükçe...
Baksanıza CHP’deki pek çok delegenin AKP’nin ya da MHP’nin delegelerinden hiçbir farkı yok...
Ne yaşanabilir bir Didim, ne çağdaş bir insan, ne gelişmiş bir çevre...
Sadece bu delegeler bazında kalsa iyi; hani öp başına koy...
Gelmiş geçmiş ilçe başkanlarıyla, yönetimlerde yer tutan bir kısımlarıyla ve daha başkalarıyla girdiğim olumsuz ilişkiler çok da istediğim şey değildi...
Ama mecburdum.
Birinin kral çıplak demesi gerekti çünkü.
Şimdi bakıyorum CHP’de üyeliğinin bile sorgulanması gereken birisi ya ilçe başkanı, ya da seçimlerde başkan olmaya çok yakın...
Bunu demekle elbette üyeleri, delegeleri de eleştiriyorum.
Yine bakıyorum, düne kadar CHP’yi eleştiren, onu sağcı bulan, AKP’nin koltuk değneği ilan eden ki bu konuda haksızdı demiyorum.
Ama gelmiş CHP’ye çöreklenmiş o da , orda söz sahibi.
Ve herkes her şeyi unutmuş.
Gerçeğin CHP’ye delege olmuş biri kadar hatırı yok.
Bize utanma ve arlanma duygumuzu kim geri verecek?
Dünya sen ne biçim dünyasın...
“Sahi dünyanın iklimine uyamadım” diyen şair-yazar kimdi?
Bu karmaşanın içinde ben neyim, ben kimim?