Çevremiz bir sürü başka başka karakterlerle dolu. Ben kendi adıma belirtmem gerekirse, farklı karakterleri farklı beyinleri tanımayı seviyorum çünkü standart kişiliklerden hayatınıza katacağınız pek de lüzumlu bir şey olmaz diye düşünüyorum. Genel anlamda düşünürsek herkesin bir bakış açısı ve hayata yorumu var. En dikkat çekeni de zekası var; kimisinin müthiş ölçüde kimisinin ise eh işte…..
Asıl nereye bağlayacağım mevzuyu, bu beyni zekayla yüklü insanların hızına bazen yetişmek çok güçtür. Yalnız bu ölçüdeki karakterler kıvrak işleyen beyin gücüyle olayları, konuları, yaşananları, dialogları, kişisel yaptıkları yanlışları, kendini saf dışı tutmak adına nasıl bir yetenektir ki argo tabirle belirtirsek on numara “salağa yatarlar” Bu salağa yatma durumu gerçekten salak olduklarından değil, harbi harbi müthiş zeka oyunu oynamayı bildiklerinden kaynaklanır. Her şeyi bilmelerine ve de yapmalarına nazaran o zeka küpleri yer değiştirip kişi büyük bir oyuncu edasıyla bön bön yüzünüze bakıp sanki ahmakça,bilmiyormuş tavrına öyle bir yatar ki. Dikkatli olmakta fayda var her zaman. Bu salağa yatma tam anlamıyla bir taktiktir yani zeki insanların taktiğidir kısacası… Kurnazlıkla birleştirip yapılan bir taktikkk.
Sizin aklınızla oynayıp, kafanızı karıştırırlar sonrasında ise sinsice çıkarlar işin içinden. Bu taktiğe herkes ikna olmaz yani iki cambaz bir ipte oynamaz. İki zeki insan bu taktiğe girerse beyin savaşında kim galip gelir bilinmez. İşin merkezinde olsa dahi kelime oyunları ve son derece ustaca kullandığı vücut diliyle, ikna kabiliyetiyle kurtarır kendini. Şöyle bir durumda var aslına bakarsanız çevrenizde barındırın bu karakterlerden, çıkış yolu bulamazsanız rehberiniz olurlar. Bazı durumlarda işe yarar; olayları çözmek babında ve daha net ve belki bu taktik bir yandan da uyguladığınız şahıslar üzerinde gerçeklerin ayyuka çıkmasına sebebiyet verir.
Konumuzla cuk diye bağlantılı bir söz ile bitirelim,
“Nerede aptal olacağını biliyorsan, yeterince zekisindir”
Dip not:*evde kal Türkiye*
