Tüm Emeklileri Koruma ve Güçlendirme adına yallardır yapılan konuşmalar, alan mitingleri ve sendikal ve dernekler ölçeğinde izlenen mücadeleler emeklilerin durumlarını gözler önüne sermesine rağmen; emekli için yapılacak ve alınacak her ekonomik destek anlamında kararların enflasyona etki yapacağı söylemleri artık kabul görmüyor! Çünkü bugün hükümetin uyguladığı yanlış ekonomik uygulamaların nedeni emekliler değil yanlı ve taraflı ekonomik yapılanmadan kaynaklanmaktadır!
"2024 yılının emekli yılı olacağı iddiası sadece bir algı yaratmaktan öteye gitmedi! 2025 yılı ise tamamen sonuç vermeyen söylemler ve iddialardan öteye gitmiyor! 20 yılında 5510 sayılı uygulamayla emeklilerin elde ettiği hakların elinden alınmaya başladığı yıl olmuş, bugün açlık ve yoksulluk sınırının altına düşen emekliler için hükümetin yanlış ekonomik kararları sayesinde içinden çıkılmaz, çare üretemeyen bir sistem ile emeklileri baş başa bırakmıştır!
2007 den beri yaşam emekliler için görünen bir tehlikenin varlığını gösteriyordu! Tam da bir emekliyi yok sayma politikasının sinyalleri 2007 de uygulamaya konan hükümetin SGK getirdiği uygulamayla (5510 sayılı uygulama) emekli açlığa yoksulluğa mahkûm edilmiştir!
Türkiye’de uygulanan yanlış ekonomik modeller sonuçta hem Türk halkını hem Emekliyi yaşama tutunmanın mümkün olmadığı noktaya taşımıştır! Bu gün hükümetin sadaka bile kabul edilmeyecek Asgari ücret politikasının çalışanlara, bu yaşamın çekilemez olacağını ve yarının tehlikeli boyutunu gözler önüne sergileyen bir durum olduğu gerçeğini yaşatmaktadır!
“Yol, Köprü, havaalanı, tüneller ve özelleştirilmelerde” seçilen yollar bir tarafın hatta yanlı olan tarafın çok zenginleşmesine, devletin onlara karşı yıllara sair sürecek dolar endeksli borçlanmalarına yol açmış, hazineyle ilgili izlenen yanlış kararların devletin mali gücünün varlığını yok etmiştir! Elde, avuçta kalan birkaç önemli varlığın karşılığında bile kredi bulunamaz hale gelen bugünkü sistemden, Temmuz ayında asgari ücrete beklenen zammın gelmesi ne kadar gerçekçi olacaktır. Hep birlikte milletçe görülecektir! Günlük ekonomik kararlarla nefes almasını sağlamaya çalışılan ekonominin geleceği tartışılırken, kaynak yaratma yolunda finans ekonomisinden, üretim ekonomisine geçmenin vaktinin bile geçtiği ve çare olmakta çözüm olamayacağı gerçeği ortada açık ara durmaktadır!
Türkiye seçime endeksli yeni politikalar asal yapmamalıdır! Önümüzde zorunlu bir erken seçim görülürken olmayan bütçeden seçim ekonomisi yaratmak, Türkiye için riskli bir süreci hızlandırmaktan başka işe yaramayacaktır! Türkiye’de hükümetin dolara endeksli ödemeleri durdurup yeni bir süreci masaya yatırması belki de emekliye ve çalışanlara bir ışık olacaktır!
Neoliberalist anlayışla uygulanan Finansal ekonomi modeli; Faiz Rant ve dolar zenginlerinin üst çıtaya çekerken, Ülkede üretim durmuş, üretimin alt yapı üniteleri satılmış, devletin ekonomik girdilerini kaynak olarak; zamlar, vergiler ve cezalar olarak ortaya çıkan modelle el insaf dedirtecek seviyelere getirmiştir!
Bu gidişe dur demek lazım! Hükümet bu ekonomiyi bu duruma getirdikten sonra, çareleri tükenmiş durumu düzeltemeyecek, kısa vadeli dış kaynaklı borçlara milyar dolar faiz ödeyecek duruma düşmüş halini, ancak erken seçimle temizleye bilir diyoruz! Erken seçim devletin bekası içinde önemlidir, Memur, İşçi ve emekli içinde önemlidir! Bu dağdan daha büyük bir beklenti ummak hayalciliktir! Verilen ASGARİ ÜCRETİ LÜTUF olarak görmek de neyin nesi! Sözde sendika yani sarı sendika Türk-İş bile bir yerlere konmaz duruma düştükten sonra havlu atmış, aklını başına devşirerek masadaki yerini kaybettiğini görünce isyan bayrağını çekmiştir! Demek ki neymiş işi biteni görmeyen bir sistemin tokadını yemenin gerçeklerini gördü sonun da Türk-İş.
Umut ve direnç mücadele tarzı; demokratik ilkeler ve çerçeveler içerisinde alanlara inerek hak hukuk arayışlarının sağlanması gerekmektedir!
Ekonominin kontrolünü kaybeden hükümet sorunu ve kabahati üreticinin yok edilmesinde, esnafın sattığını yerine koyamamasında aramayacak, üretim ekonomisine dönmek (artık çok geç demek lazım) için rantçıları, arpacıları, döviz ile alacakları olanları ve devletin varlıklarını yönetenleri, kendilerini devletten, devletin imkânlarıyla daha güçlü kılanları devre dışı bırakarak, üretime ve emek gücüne sarılması, yaşamı çekile bilir, kendine yeten bu ülkenin büyüklüğünü kabul etmesi gerekir! Bunun içinde erken seçim kaçınılmazdır! En demokratik hakkı kullanmanın zamanıdır!
Emekli yaşam mücadelesini umut ve dirençte arayacaktır! Emeklinin elinden alınan haklarını korumak için birleşerek gerçek gücünü direncine yansıtarak emekli olarak hak ettiği insanca yaşamı geri alacak demokratik haklarını kullanacaktır! Sarı sendika ve dernekleri devre dışı bırakacak haklılıklarının görülme zamanıdır.
Çalışırken devletine Liyakat esaslı hizmet veren, geleceğinin refah içinde geçmesi için alınmamış maaşından primini ödeyen emekli; hak ettiği haklarının iadesini ve insan gibi yaşamanın kendisini istiyor! Bu da çok görülüyorsa, yaşamanın insan hayatına ne önem arz ettiğini sorguluyor emekli!
Emekli kendi kazanılmış haklarını korumaya var olan gücünü bir araya getirerek güçlenmeye tek çare olarak bakacaktır ve zaman bu zamandır!
HABER: ERDAL DEMİR
Güncelleme Tarihi: 30 Mayıs 2025, 10:21