Cumhuriyet CHP ve Oynanan Oyunlar!

CHP’de dönüşüm; bir kriz mi yoksa Uyanma çağrışımımımdır! Türkiye siyasetinde yalnızca bir partinin değil, bir ülkenin yönünün tartışmaya açılmasına ihtiyaç vardır! Bu durum ara ara ihtiyaç durumuna dönüşüyor!

Cumhuriyet CHP ve Oynanan Oyunlar!
banner47

CHP’de dönüşüm; bir kriz mi yoksa Uyanma çağrışımımımdır!

Türkiye siyasetinde yalnızca bir partinin değil, bir ülkenin yönünün tartışmaya açılmasına ihtiyaç vardır! Bu durum ara ara ihtiyaç durumuna dönüşüyor!

CHP’de dönüşüm bir kavga değildir, kişisel kavga hiç değildir! Bu beklenen bir uyanış çağrısıdır. Çağrı kişisel çağrı, koltuk için çağrı değil; Halk, Cumhuriyet ve ilkeler için yaratılan mücadelelerdir.

Birileri için ne denildiği tartışması, kim kiminle ittifak yaptı tartışmalarının ötesinde; Türkiye nasıl bir rejimde yaşayacak? Bu cevap iktidar ve muhalefetin sorumluluğundadır!

Cumhuriyet ve CHP denildiğinde tamamlayıcı kavram Atatürk’ün partisi olmasıdır! Yani Bağımsızlık, Laiklik ve Sosyal adaletin temsilcisi demektir. CHP bir milletin bağımsızlık yürüyüşünün kurumsallaşmış halidir! Sıradan bir siyasi parti ve yalnızca ideolojinin partisi değildir! Sadece seçim kazanmaya odaklanmış bir parti olmasını istememiştir Mustafa Kemal Atatürk!

Asıl mesele; emperyalizme karşı bağımsız bir ülke, halkın egemenliğine dayalı bir yönetim, insanca yaşanabilir bir toplum olması meselesidir!

Bağımsızlık, Halkçılık ve Laiklik bu üç temel ilke CHP’nin kurucu kimliğidir. Bu ilkeleri savunmak; tarihsel bir hatıra değil, günümüz rejim krizine karşı direngen bir duruş demektir.

Bugün CHP’de başlatılan yeni dönem; uzun süredir unutulmuş siyaset şeklini yeniden hatırlattı. Popülist yaklaşımdan uzak, kibirden uzak, diyaloğa açık ama net bir çizgiyi yaşatıyor. Yerel seçim başarısı, bu yaklaşımın halkın beklentisinin gerçek karşılığı olduğunu, şahsi hesapların değil, birlikte ortak akıl öncülüğünde, CHP’ni seçime girip çıkan durumdan çıkarıp, yeniden toplumun içinde olduğu direnç merkezi şekline getirme çabasıdır!

Türkiye bir hükümet sisteminin dışında kişiselleşmiş bir iktidar mantığına dönüştürülmüş; Meclis etkisiz, yargı bağımlı, medya kuşatılmış durumda. Âmâsı var oda en ağır darbe halkın ekmeğine, sofrasına, cebine, yaşamına indirilmiştir! Yoksulluk sadece ekonomik değil, sistematik oluşturulmuş adaletsizlik soruna dönüştürülmüştür.

Bu duruma CHP’nin vereceği en güzel yanıt; yalnızca iktidar değişikliği değil, halktan yana bir rejim yapılanmasını yaratmaktır! Sosyal devlet yeniden inşa edilmeden, hiçbir çözüm kalıcı olmayacaktır.

Mustafa Kemal Atatürk’ün halkçılık ilkesi, bugünün hiç olmadığı kadar güncel ve umududur!

Bir dala tutunamayan gençler, işsiz mevzunlar, açlık sınırının altında yaşayan milletin yarısından fazlası! Çözüm günü kurtaran reçeteler değil, halkçı, kamucu ve eşitlikçi siyasette! CHP için asıl görev; çöküşün enkazını kaldırmak; gelir dağılımını ve refah düzeyini, adaletlin temellerini yeniden atmaktır!

Kurultay tartışması; sandığa ve halka duyulmayan saygının kendisidir! “Mutlak Butlan” gibi ifadeler kullanılarak kurultay sorgulanmak isteniyor! Bu davranış yeni yönetim, değişim ve değişim isteyen halka yapılan bir kötü niyet hamlesidir! Meşruiyetin temeli sandıktır, buda temel ilkedir CHP’de! Halkın oyuna sahip çıkmak sandığı tanımaktan geçer.

Parti içi muhalefet tabii ki mutlaktır ama bunun meşru zeminini; ortak akıl ve ilkeler olmalıdır! Kendi içinde adaleti sağlayan bir yapı halka güven veren bir yapıdır.

CHP dönüşüm ve değişimle bir yol ayrımına gelmiştir. Ya geçmişte yaşanan ve yaşayan lider anılarının anlatılarına sığınıp zamanı öldürecek, ya da halkın bekleyen sorunlarına çözüm üreten bir yol çizecektir! İlkelerine dönen bir CHP’si halkın yoksulluğuna, sosyal adalet ve devlet anlayışına çözüm üreten siyasal ve Atatürk’ün partisi olarak halkın umudu olacaktır!

Geçmişin gölgesinde pineklemek değil, halkın geleceğinde ve umutlarında birleşelim! Bu mücadele bir çekişme değil; bu bir rejim ve halkın onuruyla ilgilidir. CHP temel ilkelerini devletin ve Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu parti olma sıfatıyla korumalıdır!

CHP’si piyasa siyaseti ile kurulmadı, yönetilmedi! Bu gün kendi varlıklarını ve yapılan hatalardan doğan suçları, demokratik ilkelerden koparılmış ancak hangi rejim yapılanmasının karşımıza çıkacağı; emperyalistlerin istedikleri  şekilde hazırlayıp önümüze koydukları böl yönet taktiklerini uygulamaya koyacak, iştahlarını kabartan çığırtkanlıklardan sıyrılıp, CHP’ne inanmış taban, yeniden değişimle demokratik sistemi bekleyen halkı unutmamalıdır! Başta nostalji hikâyelerin sözde kahramanlarına; CHP günlük ve siyasi hesaplı oyunlara gelecek bir parti değildir! Çünkü devletin partisi olma özelliğini hiçbir oyun kurucuya yedirmeyecek kadar ilkeli duran tabana sahiptir diyor siyasete terini döken partililer!

Kimse; olmayacak hesaplarla bekleyen köşe kapmacaların iştahlarını kabartmasın! Bu kapıdan bu oyunlar içeri giremeyecektir! Bu ülke; Cumhuriyet temelli demokrasiyle yönetim şeklini muasır ülkelerle başa güreşerek kurdu, onların oyunlarına ve oyun kurucularına izin vermeyecek, yem olmayacaktır diyor Cumhuriyetin partisinin inananları!

Bir asır oldu Cumhuriyet ve Demokrasi ile yönetilen bu millet; bağımsızlığını, demokrasi ve özgürlük ilkesine olan bağlılığını, inanç yapısının kutsallığını bozacak, nifak katacak, böl yönet adı altında demode olmuş yöntemlerle birliği, beraberliği yok edecek, ülkeyi nasıl bir  rejimle karşı karşıya koyacaklara verilecek cevap;

Cumhuriyet, demokrasi ilkelerinin kurucusunun partisi ve partilileri; demokratik yönetim, milli iradenin hakimiyeti ve bağımsızlık vazgeçilmez ilkelerimizdir diyor. Bölünecek bölündü diye yaygarayı koparanlar beklesinler ve görsünler ki Cumhuriyetin ve demokrasinin, özgürlüğün, halkçılığın, eşitçiliğin mimarı ve nöbetçisi olmaya devam edeceğiz diyorlar

HABER EDİTÖRÜ: ERDAL DEMİR

Selva Demirci

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

banner41
SIRADAKİ HABER