Ahmet Ertürk İle Baş Başa

banner35

İYİ Parti Milletvekili Adayı Ahmet Ertürk ile, seçimler öncesi özel bir röportaj gerçekleştirdik. Ahmet Ertürk kimdir, geçmişten bu yana iş ve özel yaşamında nasıl biridir, siyasi yaşamında neler yapmıştır hedefleri nelerdir onları konuştuk. Siyaset ve iş yaşamında geçmişten günümüze halkla iç içe olan, halkın deyimiyle, ‘içimizden biri İYİ Parti Milletvekili Adayı Ahmet Ertürk kimdir?’ sorusuyla başladığımız özel röportajımızda, Ertürk hakkında bilinen ve bilinmeyenleri paylaştık.

Ahmet Ertürk İle Baş Başa

‘Sayın Ertürk; İlk olarak Ahmet Ertürk kimdir, sizi tanıyabilir miyiz?’

  • 1966 Aydın İncirliova Osmanbükü köyü doğumluyum. İlk orta ve lise öğrenimimi Aydında tamamladım. Tüm öğrenim hayatımda devlet okullarında okudum. Lise olarak Ticaret Lisesi mezunu olsam da mühendis olma isteği;  beni Konya Selçuk Üniversitesi Mühendislik fakültesi Harita mühendisi bölümünü kazanmama vesile oldu. Bu bölümü iyi dereceyle bitirdikten sonra memleketim Aydına döndüm. Askerlik hizmetimi yedek subay olarak yaptım.

‘İYİ Parti ile sizi buluşturan ne oldu?’

  • Aslında iyi parti öncesi Genel Başkanımız Meral Akşener ile yol arkadaşlığımız Mhp dönemine kadar uzuyor. Referandum sürecinde Aydındaki süreçlerin hepsinde en önde tüm organizasyonları yapıp kendisine ve söylemlerine faydalı olmaya çalıştık. Mhp kongre süreçlerinde hep beraber yol yürüdük. 25 Ekim 2017 tarihinde Aydında ve tüm Türkiye’de teşkilatlandırarak partimizi kurduk. Cumhuriyet tarihinde örneği olmayan bir kuruluş süreciydi  yaşadıklarımız ve başardıklarımız. Kuruluş sürecinde ben partimizin Aydın İl Teşkilat başkanı olarak 17 ilçe ve il yönetiminin kurulumunda bizzat baş aktörlüğünü üstlendim diyebiliriz. Ve evlatlarıma bırakacağım en büyük miras, ülkemizin kaderini değiştiren İYİ Parti kuruluş ve gelişme döneminde tüm arkadaşlarımız ile birlikte bu şanlı destan sayfalarında yer almaktır.

-Kuruluşunda görev aldığınız İYİ Parti’nin ön seçiminden birinci çıktınız ve ikinci sıradan milletvekili adayı gösterildiniz. Seçim çalışmalarınız nasıldı, neler yaşadınız?

-Parolamız Demokrasi

-İl ve İlçe kongrelerimizle İYİ Parti olarak örnek olduk

-Teşkilatlarımızın emrindeyiz

-Genel Başkanımız ve Genel Merkezimizin kararlarına saygı duymamız lazım

-Vatandaşlarımızla bire bir temaslarda bulunmak ayrı bir huzur veriyor

-Korku iklimi hakim olduğu için vatandaşlarımız desteklerini kulağımıza fısıldayarak belirtmek zorunda kalıyor

-Çalışmalarımızda zaman ve mekan sınırımız yok

  • Tabii partimizde en önemli parola DEMOKRASİ. Partimiz kurulduğundan beri genel başkanımız genel idare kuruluna sormadan kesinlikle önemli bir karar vermedi ve halen daha vermez. Başka bir örnek bizim delege seçimlerimiz, ilçe kongrelerimiz, il kongrelerimiz aslında tüm ülkeye özlenen siyasi parti çalışmaları konusunda da örnek olmuştur. Biz kurulduğumuz süreçten beri tek adaylı kongrelerden ziyade, çok adaylı renkli, dolu salonlara hitap eden kongreler partimizin aslında tarzının göstergesi olmuştur. Tabi parti kuruluşunda beri hep aktif görevlerde yer aldım. Görev verilmedi küsmedik hep teşkilatımızın emrinde çalıştık. Bununda mükâfatını kıymetli üyelerimiz ön seçimde bizi açık ara farkla 1. Sıraya getirerek gösterdiler. Hep söylüyoruz söylemeye de devam edeceğiz. Sırtını teşkilatına dayamış siyasiler partilerinde aslında çok önemli bir güce sahip olurlar. Bizim teşkilatımız bazı antisiyasi olaylara tepki gösteren, refleks kabiliyeti yüksek, kalifiye bir teşkilat. İkinci sıraya gelmem ile alakalı şahsımın bir kırgınlığı veya üzüntüsü mevzu bahis değil. Çünkü 1. Sıraya gelen arkadaşımız Kıymetli Teşkilat koordinatörümüz Ömer beyde aslen Sivaslıdır. Ama Şimdi kendimizi onun yerine koyalım. Genel başkanlıkta görevlisiniz ve üyeler ile ister istemez bağlarınız çok sıkı değil. Peki, ön seçimde nasıl 1. Veya üst sıralarda çıkacaksınız ki? Mümkün değil. Ama genel başkanımızda kendisiyle vekil olarak çalışmak arzusunda. Kesinlikle saygı duymak lazım. İnanın oda şu anda teşkilatlarımız ile çok iyi bir süreç götürüyor. Bir Aydınlı gibi hiç garipsemeden sahada pazarda sanayide vb… yerlerde zorlanmadan çalışmalarını yürütüyor. Kendisine bu emeklerinden dolayı ayrıca teşekkür ediyorum. Seçim çalışmalarımıza gelince ben klasik kahve toplantıları yapıp konuşup mekândan ayrılmayı kendi tarzıma uygun bulmuyorum. Onun yerine o mekânda kahve de pazarda tek tek vatandaşlarımıza dokunup onların dertleriyle dertlenmek onların sevgilerine birebir şahit olmak bana daha çok haz veriyor. Sorunları tek tek tespit ediyoruz. İnsanlar o kalabalıkta aslında paylaşamadığı sorunlarını bu şekilde daha rahat anlatıyor. Biz de çok memnunuz bu durumdan. Bu korku ikliminde o kadar değişik enstantaneler çıkıyor ortaya inanmazsınız. Vatandaşlar kulaklarımıza fısıldıyor korkularından desteklerini. Hiç abartmadan şöyle kapatırsam konuyu sabah saat 9 dan gece en erken 02 ye kadar çalışıyoruz.

-Şu anda adaylar arasında, vatandaşlara kartvizit dağıtan tek adaysınız. Bu konuyla ilgili değerlendirmede bulunmak ister misiniz?

-Ayrımsız tüm Aydınlı vatandaşlarımızın vekili olacağız, isteyen herkes ulaşabilecek

  • Bu kart dağıtma olayı aslında çok konuşulmaya başlandı. Ama ben çok garipsiyorum. Ama sahada neden garipsendiğini de vatandaş 1. Ağızdan söylüyor. Vatandaş oy verdiği ya da vereceği vekil adayına ulaşmak istiyor. Seçim önü herkes vatandaşın ayağına gidiyor ama ya sonra? Ben ve ekibim bunu aşarak aslında vekillik yapma tarzını değiştireceğiz. Vatandaşın sorununu 1. Ağızdan alıp çözüm noktasındaki 1. Kişiye iletip kısa bir sürede çözmek olacak çalışma mantığımız. Aslında bunları konuşmak bile ayıp bence. Olması gereken zaten bu değil mi? Böyle olmalıdır ve olacakta. 15 Mayıs’ta rozetimi çıkarıp herkesin milletvekili olacağım.

Milletvekili seçildiğinizde Aydın için uzun süredir üzerinde çalıştığınız projeleriniz nelerdir, neler yapmayı hedefliyorsunuz?

-Aydın’ın depreme hazırlanması

-Aydın Lobisi kurulması

-Çıldır Havaalanı’nın hizmete açılması

-Üreticilerin sesi olunması

-Hayvancılığın desteklenmesi

  • Aslında Aydının sorunları senelerdir belli. Başlıca sorunlar benimde uzmanlığım olan imar yönetmeliği ve kentsel dönüşüm. Acilen büyük ilçelerimizde ve merkezde kentsel dönüşümün kararlılıkla başlatılması gerekiyor. Deprem kuşağında olan bir şehiriz biz.

Mesela bir havaalanı konusu var 20 yıldır gelen giden herkes söz veriyor ama seçim sonrası nedense kimse bir daha anmıyor. Fizibilite raporları yapılıyor sonuçları halkla paylaşılmıyor. Bunların hepsini takip ediyoruz.

Hızlı tren konusu aynı şekilde verilen ama yapılmayan sözlerden. Halbuki şimdiki hükümet bu ve buna benzer birçok projeyi başka şehirlerde fiziki olarak daha zorlu lokasyonlarda yaptı. Ama maalesef Aydın hak ettiğini alamamakta. Bir Aydın lobisi oluşturulamamakta. Bizim dönemimizde şehrimiz eskiden hak ettiği gibi gereken yatırımlardan payını alacaktır. Alması için elimizden gelenin fazlasını yapacağız. Yönetimlerimiz ve çalışma ekibimiz ile tüm projelerimiz şu anda hazır ve sunulmayı bekliyor.

-Harita mühendisiniz ama aynı zamanda tarım ve hayvancılıkla uğraşıyorsunuz. Bu anlamda üreticiler başta olmak tüm Aydın halkının TBMM’de sesi olmak istediğinizi söylüyorsunuz. Bu söyleminizi biraz açar mısınız?

  • Harita mühendisi olmamla beraber çiftçilik ve hayvancılık üzerine uzun yıllardır faaliyet sürdürüyorum. Sahada da bunun avantajını açıkçası fazlasıyla alıyorum. Bizzat şahsım olarak arazide, çiftlikte yaşadığım sıkıntıları vatandaş benim ağzımdan duyuyor. Buda bizi kendisine yakın hissetmesini sağlıyor. Üreticinin girdi maliyetleri altında nasıl ezildiğinin farkındayız. Girdi maliyetleri devamlı yükselirken ürün tipi fark etmeksizin ürün fiyatının bir önceki sene ile ya aynı, ya da altında kalması kabul edilemez bir durum. Bu da tarım politikalarının devlet politikası olarak kabul edilmemesinden kaynaklı. Bunlarında detayları ile farkındayız. Yaşıyoruz birebir.

-Saha ziyaretlerinizde bir araya geldiğiniz vatandaşların, İYİ Parti ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na bakış açısı nasıl? Vatandaş neden oy versin?

-İnsanların mutlu ve güler yüzle gezdiği bir ülke hayalimiz var

-Siyaset dilimiz saygı ve sevgi dolu olacak

-Vatandaşlarımız artık değişime inanmış

-Kimse tencere ile yarışamaz

-Paramızın kıymetini geri getireceğiz

  • 6 lı masa olarak aslında ülkenin ilk önce korku ikliminden çıkıp sevgi dilinin hakim olduğu, insanların yüzlerinin asık olduğu değil yüzlerin güldüğü bir ülke hayalimiz var. Ülkemizin vatandaşlarına hakaret edilmediği, tehdit edilmediği, kadınların korkusuzca sokaklarda gezebildiği, üreticinin ürünü ekerken hasat zamanı zarar eder miyim korkusu ile yaşamadığı, polisin askerin kanunları uyguladığında sürülme korkusu hissetmediği, hâkim, savcı ve avukatların kuvvetler ayrılığı ilkesi ile kanunları rahatlıkla uygulayabileceği bir ülke yapısı bizim hayalimiz. Bu doğrultuda vatandaşlarımızın 20 yıl öncesi ile bu günü biraz önce bahsettiğim konuları kıyaslarlar ise aslında ne kadar sıkıntılı bir sürecin içinde olduğumuzu anlayacaklardır. Sayın Kılıçdaroğlu’nun ülkeye getireceği aslında en önemli kıstas ise seviyeli siyaset ve sevgi dili. Genel başkanımızın partimizin kurulduğu günden beri yaşadıkları ortada. Öncelikle bir babaanne bir anne bir kadın olarak maruz kaldığı kötü söylemler ve davranışlar aslında ülkeye bir kadın elinin değmesinin acili yetini göstermekte. Sahada Kemal beye teveccüh en üst noktada. Cumhurbaşkanı yardımcılığı noktasında da Ekrem başkan ve Mansur başkan a olan sevgide bir o kadar yüksek. Vatandaşlarımız için oy verme isteği aslında ilk önce artık bir değişim hareketi olması yönünde. Sonrasında ise Kemal beyin söylemleri, yardımcılıklarını Ekrem bey ve Mansur beyin yapacak olması diyebiliriz. Birde siyaseti basit yapıyoruz biz. Vatandaşın önceliklerini biliyoruz. Kimse tencere ile yarışamaz. Alım gücü…

Alım gücü eskisi olacak. Paramızın kıymeti eskisi gibi yerine gelecek.

-14 Mayıs seçimleri öncesinde Aydın seçmenlerine bir çağrınız var mı?

-Sandığa gidelim, Demokrasimize sahip çıkalım

  • Öncelikle tüm vatandaşlarımıza çağrım; sandığa gidip vatandaşlık görevini yerine getirmesi.

Oylarımızı kullanırken vicdanımızı, çocuklarımızın geleceğini, ülkemizin istikbalini göz önünde bulundurarak karar vermeleri. Sandık; aslında her vatandaşın elinde tuttuğu bir terazi. Ağırlıklarımız ise söylemlerimiz, yaptıklarımız ve tespit ettiğimiz eksikliklerin çözümleri ve bunu vatandaşa anlatma tarzımız. Elimizden geldiğince bu seçim süresince partimizin ve ittifakımızın projelerini anlatmaya çalıştık. Ama biz biliyoruz ki Aydın halkı her zaman gerekeni yapmıştır, doğruya doğru yanlışa yanlış diyen bir şehir olmuştur. Aynı ismi gibi bende bir Aydınlı olmaktan her zaman gurur duydum ve ömrüm boyunca duymaya devam edeceğim.

Selva Demirci

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER