Paul Ekman Amerikanın en prestijli psikoloğu olarak görülmektedir. Yalan söylemenin tespiti ve yüz mimikleri arasındaki bağlantı üzerine çalışmaktadır. Tüm bunların yanı sıra mikro-ifadeleri keşfetti. Ekman’ın ana fikrine göre, Bunların hepsi kültürel değil biyolojiktir yüz kaslarında gerçekleşen varyasyonlardır.
Siyasetçilerin el kol hareketleri, terapistlerin sıkı el sıkışmaları, göz koordinasyonları bunların hepsi insanlara güven vermek amaçlı çalışılmış tekniklerdir hiçbiri tesadüf değildir.
Etki-tepki olayı tam olarak burada devreye girmektedir. Ben size bağlantılı çalışmalarımdan olan mikro ifadelerin insanlar üzerindeki özgüven etkisinden bahsedeceğim. Örneğin dik yürümek, sahte gülümsemeler insanın stres hormonlarını azaltır bir süre sonra beyin bunu öyleymiş gibi algılamaya başlar ve siz artık mutlu bir insan olursunuz. Özgüven ile bağlantılı olduğu nokta da işte tam olarak burasıdır. Şimdi etki tepki yasası bilinçdışı çalışıyor ve beyin gerçeği ayırt etmiyor yersiz özgüven dediğimiz gerçek olmayan kendini kandırma bile olsa etki-tepki yasası ile özgüvenli olma hissi karşı tarafa geçiyor ve karşı tarafın aynı şekilde özgüveni yükseltmiş oluyor.
Peki bu nasıl oluyor ?
Mikro mimikler ve enerji yasası ile.
Pek tabii bunların üstüne kendimizi statik bir noktada bırakmamak için bir miktar gazlayabiliriz.
Bana göre asıl kilit, her zaman çocuklar. biz teknikler öğreniyoruz, enerjiyi kullandığımızı fark ediyoruz, yalanların nasıl çözüldüğüne dahi şahit oluyoruz hayatın makro kısmında yol alıyoruz...
Tüm bunlardan habersiz gençlere yaşı küçüklere kendine güven diyerek öğüt vermek bence bu işin komik tarafı. Çocuğun henüz parası yok, hangi yolda ilerleyeceğini bilmiyor üstelik hiçbir teknik öğrenmemiş çakalların elindeki dünyanın büyük bir bölümüne yabancı...
Zaten düşününce tüm bu özelliklere sahip bir insanın özgüvenli hissedebilmesi için 0 öz farkındalığa sahip olması gerekir. Özgüvenli gibi hissettiren çocukların yaşadığı yersiz özgüvendir.
Üstelik çevreden gelen dolu uyarıcılar var ve saniyelik mimikler ile duyguları damgalıyorlar.
Kaşını çattı o zaman sinirli, düşünceli ise acaba benden mi rahatsız oldu ? Gibi evrensel mikro ifadeler...
Küçük yaşta olmanın hassasiyetini ve konformistliğini de devreye sokarsak çocuklara göre zaten tüm mimikler onlara yapılıyor. Naçizane fikrim çocuklarınızdan ultra bir özgüven beklemek yerine danışan danışan koşup çocuğumun özgüvenini yükseltmesine yardımcı ol demek yerine çocuğunuzun maliyetsiz hatalar yapmasına izin verin teknikleri öğretmeleri için yardım alın ve onları hayata hazırlayın.
Deniz Çete
Sosyal Hizmetler Uzmanı ve Aile Danışmanı
